6 Eyl 2011

Aspirin.

Kafam neyin kafası bilmiyorum; ama bu ara yine çok radikal, saçma sapan fikirler alıyorum.

FİKİR 1: İşten ayrıl. İşime gelmeyen işlere gelemiyorum abi! Şöyle ki; şahane bir yerle neredeyse anlaşmıştım. Dün işler ciddiye binince, biraz da umduğumu bulamayınca verdiği paraya bakmadım, ayrıldım işten. Sözleşme ve senet bende. Sakin... Ulan paraya da nasıl ihtiyacım var haa... Ama şunu anladım: Benim çalışmaya niyetim yok. Hayatımın amacı zengin bir koca bulup evlenmek. Ayağına kadar gelen fırsatı ne pahasına olursa olsun tepmeyenlerden olmalıyım sanırım. -Haha, burada giydirme vardı.- Ulan, baba parası yemek de istemiyorum. Yazık, adam senelerce çalıştı, emekli oldu, ev falan aldı, bişiler yaptı, şimdi de işi gücü yok; başında annem ve biz cücükleri... Adam hayatını yaşayamadı lan! Tatile falan yollardım ben onu kazandığım parayla. Tüh lan, çok kötü bir karar almışım ben. -Şaka be!

FİKİR 2: Saçlarını kestir. Lan oğlum, götüm çıka çıka uzattığım  güzelim saçlarımı sadece 15 dakikada kestirdim. Karar aşaması falan, yarım saat de işte... "Madem saçlar turuncu, hakkını ver kızım!" dedim kendi kendime ve gitti saçlar. Düşün, yeşil, mavi falan olsa bende saç kalır mıydı?! İyi fikir, bir ara boya alayım. Hasiktir lan! rasta olayına girecektim ben! Ne yaptım caanım saçlarıma yaaaa... Böhühüüü!  Bi de kuyruk bıraktım lan, çokacayipbence.

Dişlerimi fırçaladıktan sonra kendimi duş almış gibi hissetmeme 100 üzerinden 98 veriyorum; iki puanı öndeki yamuk dişlerimden kırdım.

Yine bok götürüyor odamı. Ana, baba olmayınca başımda amı götü dağıtıyorum. Ne düzen kalıyor ne temizlik. Bizimkiler gelmeden bir temizlik yaparız kardeşle köşe bucak, hiçbir problem kalmaz. Eah! Kardeş dedim de, aklıma geldi: cücük alkolik oldu annemler gidince. Ablasının kardeşi!

Aklıma yine burada yalnız kaldığım bir yaz tatili geldi. Evimde sürekli şarap bulundurduğum dönem... Her akşam güzelce yemek hazırlar, yanınada bir kadeh şarap koyardım. Çok aristokrat bir havam vardı; ama kafa boş abi! Şimdi o günlere gülüyorum. Ulan, şu an bir beyin mıncıklanmasının pençesinde kıvranıyorum bu zımbırtıyı hatırlamam münasebetiyle. Hangi yaz tatiliydi bu?! Hömmm... Geçen seneymiş ya be! Sanki asır geçti üstünden. Haha! GENÇLİĞİM!

Kendimle ilgili bir tesbitim var; ama seni fazla tutmak da istemiyorum. Sonra yazayım madem.

Hadi şimdi dağılıp daha mühim işlerinizle meşgul olun. Kafa dağıtmak isterseniz, uğrayın, dertleşelim.

Öperün.
-EDD

1 yorum:

Unknown dedi ki...

Hmm. Aferin.